Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | aşağı itmek | push down f. | ||
Tom put two slices of bread into the toaster and pushed down on the lever. Tom tost makinesine iki dilim ekmek koydu ve kolu aşağı itti. More Sentences |
||||
Genel | aşağı itmek | detrude f. | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | aşağı itmek | crush down f. | ||
Öbek Fiiller | aşağı itmek | force down f. | ||
Öbek Fiiller | aşağı itmek | thrust down f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | yokuş aşağı itmek/yuvarlamak | roll down f. |
Öbek Fiiller | tekerlekli bir aracı aşağı doğru sürmek/itmek | roll down f. |
Öbek Fiiller | bir şeyi bir yerden aşağı itmek/sürmek | roll something down something f. |
Öbek Fiiller | bir şeyi aşağı itmek/sürmek | roll something down f. |